B (13)
Bülent Sabah 4 Haziran 1949 Cumartesi.
Taşkın sabah ve coşkun sabah kardeşlerin en büyüğü. ... çok uzun seneler önce avustralya'ya yerleşmiş olan sabah kardeşlerin en büyüğü.
Bülent Özdemir, Müziğe çocuk denecek yaşta davul çalarak başlamış olsa da en büyük tutkusu gitar çalmakdı. Arkadaşlarıyla birlikte kurdukları Çılgınlar grubunun gitarcısına ait gitarın tellerini değiştirip çalışıyordu geceleri. Baktı ki her gece tel değiştirmek kolay değil, bu kez kalın teller aşağıda olmak üzere gitarı ters çevirerek çalışıp geliştirdi kendini. Ona ait bir tarz olarak bilinen bu çalma biçimi, ilginçlik arayışının değil, solak oluşunun bir sonucuydu. Onu özel kılanın, solak olup da sağ elini kullanan biri için tasarlanmış gitarla müzik yapması olduğu söylenir.
Tek başına bir orkestra eşliğinde çalıyormuş gibi sahneyi ve kulakları doldurur. İzmirli müzisyen Bülent Özdemir'in gitarı ters çalması ve enstrümanına müthiş hakimiyeti sayesinde, aynı anda ritim, bas, solo, davul ve şarkıyı anda anda dolu dolu duymanız mümkün olmaktadır.
Bülent Özdemir'in Türkiye'de ciddi bir dinleyici kitlesi bulunmaktadır. Bestelerini milyonlarca kişi dinliyor ama çoğu onu birazda işin mutfağında olduğu için tanımıyor bile. Kimine göre Türkiye'nin Carlos Santana'sı o. Türkiye'de Türk popunu yeniden sevdiren, zor beğenenlere bile keyifle dinleten bir besteci, gitar virtüözü. Sezen Aksu'nun "Deli Kızın Türküsü", "Kınalı Kuzum", Aşkın Nur Yengi'nin "Siyah Beyaz", "Uslandım Artık" Yıldız Tilbe’ nin “Hoşça kal”, “Sana Değer”, Sibel Can'ın "Lale Devri" ve son albümünde “benim yerime de sev, Ajda Pekkan’ ın “Amazon”, “Tufan” Işın Karaca’nın “Kalp Tanrıya Emanet” ve Ferhat Göçer in CENNET ve yeni albümündeki SEN SÖYLE HAYAT gibi daha sayamadığımız pek çok ünlü şarkıların bestecisidir.
Dünyada bas telleri aşağıda olmak üzere gitar çalan birkaç müzisyenden biri oluşu bile bir haber konusuyken magazin basınının gidip bulamadığı biri olmaktan hiç yakınmıyor. "Herkes tanısa bu kadar rahat yaşayabilir miydim?" diye sorması boşuna değil. Çünkü o, çok bilinen kalabalıklara karışmadan müzik yapabilmenin biraz geride kalmakla mümkün olabileceğine inanıyor.
Bülent Ortaçgil 1 Mart 1950'de Ankara'da doğdu. İlkokula orada başladı ve daha sonra İstanbul'a taşındı. İstanbul Sultanahmet İlkokulu'nu bitirdi. Ortaokul ve liseyi Kadıköy Maarif Koleji'nde okuduktan sonra İstanbul Üniversitesi Kimya Fakültesi'ni kazandı.Müzikle tanışması lise yıllarına dayanıyor. Mazhar Alanson'dan bir sınıf altta olan Bülent Ortaçgil, Maarif Koleji'nde sınıf arkadaşlarıyla beraber gitar çalmaya başladı. Kendi aralarında bazı gruplar kurdular. Farklı farklı isimlerle amatör müzik yapan bu gruplardan birisi de Damlalar ismini taşıyordu. Bülent Ortaçgil o yıllarda The Beatles, Cat Stevens, Donovan ve Bob Dylan'ın tarzlarından etkilendi. İlk olarak Kimya Fakültesi'ndeyken "Anlamsız"isimli kırkbeşliğini yayımladı.
İlk albümü "Benimle Oynar Mısın"ı 1974 yılında kaydetti. Hala Türk pop tarihinin en önemlilerinden birisi olarak kabul edilen bu albümde Onno Tunç ve Ergun Pekakçan'la çalıştı. Bu albümden sonra evlenen Ortaçgil, müzik kariyerine on yıllık bir ara verdi. Pfizer ve Netaş gibi şirketlerde Kimya Mühendisliği yapan Ortaçgil, Fikret Kızılok'la beraber bir süre Kadıköy'de Çekirdek Müzikevi'nde çaldı. Ortaçgil - Kızılok ortaklığı 1986 yılında "Pencere Önü Çiçeği" isimli albümle sonuçlandı.
Dört yıl sonra 1990'da solo kariyerine verdiği 16 yıllık aradan sonra "2.Perde" albümüyle müzik piyasalarına geri döndü. 2. Perde'de Bülent Ortaçgil'in en önemli yardımcısı bütün enstrümanları çalan Onno Tunç oldu. Ertesi yıl Benimle Oynar Mısın'ın devamı olarak nitelendirilebilecek "Oyuna Devam" isimli albüm geldi. Bu albümde Ortaçgil, on yıl boyunca eraber çalacağı müzisyen arkadaşlarını da bir araya getiriyordu. Erkan Oğur, Cem Aksel, Gürol Ağırbaş ve Bülent Ortaçgil dörtlüsü bu albümde bir araya geldi. 1994'te "Bu Şarkılar Adam Olmaz" diyen Bülent Ortaçgil, 1998'de "Light"ı piyasaya sürdü.
1999 yılında eski şarkılarını biraraya getirerek "Eski Defterler" adlı albümünü yayımladı. 2000 yılında ise çeşitli sanatçıların Ortaçgil şarkılarını yorumladığı tribute albüm "Şarkılar Bir Oyundur" arşivlerdeki yerini aldı.
Yeni bestelerden oluşan son albümünü 1998 yılında hazırlayan sanatçı, beş yıllık bir aradan sonra "Gece Yalanları" isimli albümünü çıkarmıştır.
Müzik çalışmalarını konser ve resitallerle sürdüren sanatçının 2007 yılında iki albümü daha yayınlanmıştır. Bunlardan birincisi olan "Büyükler İçin Çocuk Şarkıları" Fikret Kızılok ile söylediği bazı şarkılardan, "Konser" ise Teoman ile ortaklaşa verdiği konser kayıtlarından oluşmaktadır.
Burçin Birben
Bora Ayanoğlu'nun 1946 yılında istanbul'da doğdu.Babası tiyatro, sinema oyuncusu yönetmeni Sami Ayanoğlu, annesi tiyatro oyuncusu ve ilk kadın tiyatro sahibesi Şayeste Ayanoğlu'dur.Galatasaray lisesinde okuduktan sonra, 1963 yılında İst.Bel.şehir tiyatrosuna
stajer oyuncu olarak girdi. Otuzdan fazla oyunda rol aldı, oyun müziklerini yazdı. Aynı yıl sinema oyunculuğuna ve besteciliğe
başladı. Bir müddet sonra yorumculuğa da katarak, şarkılarını kendi seslendirmeye ve şarkılarının sözlerini kendisi yazmaya
basladı.
Bora Ayanoğlu'nun tanınmış şarkıları şunlardır:
Fabrika kızı , Yunus, Güller ve Dudaklar, Kırık Aynalar, O yaz, Gurur duyarım, Aklım sende, Canım seni istiyor (1993 altın
güvercin yarışması 4 dalda birincisi) , Reddediyorum, Rose-Marie , kaset, CD, LP olmuş bestesi bulunmaktadır. Bir çok müzikale
imza atan Bora Ayanoğlu'nun " Çiçekli saksı sokağı "adlı bir müzikali vardır. 80 film müziğine imza atmış, oyuncu olarak 25
filmde oynamış, halen İst.Bel.Şehir Tiyatrolarında halen oyun müziği yazarı olarak görev yapmaktadır
1973 doğumlu Sami Bolkan Ayanoğlu adında bir oğlu vardır
Bendeniz, Asıl adı Deniz Çelik olan Bendeniz, 25 Temmuz 1973 tarihinde İsviçre-Zürih’te dünyaya geldi. Ailesi Konya’nın Yeniceoba ilçesindendir. İstanbul Erenköy Kız Lisesi’nden mezun olan Bendeniz, lise öğreniminin ardından yüksek öğrenim için doğduğu ülkeye yani İsviçre’ye gitti. Büro işleri alanında bir meslek yüksekokuluna devam etti.
Ardından Türkiye’ye döndüğünde bir arkadaşının doğum günü partisinde söylediği şarkı sayesinde Raks Müzik yetkilileri tarafından keşfedilen Bendeniz (Deniz Çelik), 1993 yılında Neslihan Yargıcı’nın yaratıcılığını yaptığı “Abajur kız” imajıyla ilk albümünü çıkardı. Neslihan Yargıcı’yla tanıştığı gün “Merhaba ben Deniz” dedi ve adı Bendeniz oldu. 1993’te ‘abajur kız’ olarak hayatımıza girdi. Garo Mafyan, Zeynep Talu gibi müziğin önemli isimleriyle çalışan Bendeniz ilk albümü ile yurtiçi ve yurtdışında ciddi başarılara imza attı.
Türk pop müziğinin klasik albümlerinden sayılan çalışmanın ilk klibi “Ya Sen Ya Hiç” dünyanın en prestijli müzik kanallarından Mtv’de yayınlanan ilk Türk klibi oldu ayrıca Mtv’nin müzik yarışmasında Türkiye’yi temsil ederek ayrı bir başarı kazandı. Albümden “Ağlıyayım mı?”, “Sen Kaybettin”, “Müjdeler Ver” gibi çok sayıda hit çıktı.
Bir süre Türkiye’nin ilk bayan futbol takımı Dostlukspor’da oynadı.
İlk albümün kazandığı başarının ardından “Bendeniz II” adlı ikinci albümünde de Türkiye’nin sayılı müzik adamlarıyla çalıştı. Harun Kolçak, Emel Müftüoğlu, Demet Sağıroğlu, Ümit Sayın gibi isimlerin vokalleriyle destek olduğu albümün düzenlemeleri Ozan Çolakoğlu, Murat Yeter ve yıllar önce kaybettiğimiz değerli müzik adamı Onno Tunç‘un elinden çıktı. İlk albümünde olduğu gibi bu albümde de oniki şarkıdan onbirinin söz ve müziğini yazdı.
1996 yılında çıkardığı “Bendeniz III”de bu defa temposu yüksek parçalar yer aldı.
Köpekleriyle vakit geçirmeye bayılan Bendeniz, balık tutmaya da, Play station oynamayı da çok seviyor.
Albümleri :
1993 – Bendeniz I
1995 – Bendeniz II
1996 – Bendeniz III
1998 – Bendeniz’den
1999 – Kurtulamıyorum
2000 – Bendeniz Şarkıları
2001 – Zaman
2003 – Demedim mi
2005 – Aşk Yok mu Aşk
2006 – Değiştim
2009 – Olsun
2011 – Benden İzler
Baha Asıl Adı Bahattin Gündoğdu'dur. 17 Eylül 1969'da Kayseri'nin Bünyan ilçesinde dünyaya gelmiştir. Tüm çocukluğu ve okul hayatı Ankara'da geçmiştir. Başkent Lisesi mezunudur. Gazi Üniversitesi Müzik Eğitimi Fakültesi'nden anadal viyola eğitimi alarak, 1991 yılında mezun olmuştur. Gazi Üniversitesi tarihinde bir ilki gerçekleştirerek kurmuş olduğu grup KDV ile ilk pop konserini gerçekleştirmiştir. Daha sonra müzik öğretmenliği yapmış ve özel dersler vermiştir. Aynı zamanda o dönemde profesyonel bir futbolcu olan Baha Galatasaray'a transfer olacakken ani bir kararla futbolu bırakıp tamamen müziğe yönelmiştir. Albüm çıkarıncaya kadar, yurdun değişik yerlerinde çok değerli müzisyenlerle çalışma fırsatı bulmuştur. Aynı zamanda besteci kimliği olan Baha'nın birçok şarkısı diğer sanatçılar tarafından seslendirilmiştir. Kadife sesli sanatçı olarak gönüllerde taht kurmuş, Romantik prens olarak anılmıştır. Öyle ki aşk şarkıları denince ilk akla gelen isim olmuştur. Sanatçı, 1999 Haziran ayında Aşkın Tebessümü adlı ilk albümünü çıkarmıştır. Aşkın Tebessümü albümü yakaladığı yüksek satış grafiğinden dolayı birçok ödül almıştır. Aynı zamanda Baha'yada yılın sanatçısı ödülünü getirmiştir. 2000 Aralık'ında Aşk Olmazsa adlı 2. albümünü çıkarmış ve bu albümde makamsal öğeler içeren "Canım Sevgilim" adlı hit şarkısı ile dinleyici kitlesini genişletmiştir. 23 Ocak 2003 günü Aşk Acısı adlı üçüncü albümünü çıkararak kendi tanımıyla üçlemesini tamamlamıştır. 2003 yazında "Aşkın Tebessümü", "Aşk Olmazsa" ve "Aşk Acısı Konserleri" adı altında Türkiye ve Avrupa turnesi gerçekleştirmiştir.
Daha sonra sırasıyla;13 Nisan 2005'te Aşk Rüzgarı ,14 Mart 2007'de Aşk Yemini ,16 Mayıs 2008'de Firari Aşk, 2010 yılında Aşkı Duymak İstediğin Her Zaman ve son olarak 2013 yılında çıkardığı Aşk Baha'ne albümlerinin ardından müzik kariyerine devam etmektedir.
22 Mayıs 2017 tarihinde, Yunanistan'ın Rodop ilindeki, 17. Yassıköy Belediyesi Kiraz Festivali'ne katılmıştır.
Albümleri
Aşkın Tebessümü (Haziran 1999)
Aşk Olmazsa (Aralık 2000)
Aşk Acısı (23 Ocak 2003)
Aşk Rüzgarı (13 Nisan 2005)
Aşk Yemini (14 Mart 2007)
Firari Aşk (16 Mayıs 2008)
Aşkı Duymak İstediğin Her Zaman (2010)
Aşk Baha'ne (2013)
Baha Boduroğlu. 1947’de İstanbul’da doğmuş. Babasının askeri veteriner olması nedeniyle orduevlerindeki orkestralarda tanışmış ilk kez canlı müzikle. Lise yıllarında basgitar çalmaya başlamış. Liseye devam ederken konservatuvarın tiyatro bölümünü kazanmış. Bir yandan lise, bir yandan konservatuvar. 16 yaşında basgitar çalarak para kazanmaya başlamış. Ama tiyatrodan da kopamaz. Gönül Ülkü-Gazanfer Özcan Tiyatrosu’nda oyuncu arandığını duyunca hemen başvurur. Müzik yolculuğunun dönüm noktası Gönül Ülkü-Gazanfer Özcan Tiyatrosu’ndaki matine suare araları. “Matine suare aralarında oyuncu arkadaşım Güzin’le söylediğimiz şarkılar aklıma onunla ikili çalışma fikrini getirdi. O da kabul etti.” Aysel Gürel’i söz yazarı olarak ilk keşfeden de Baha Boduroğlu. “Güzin, ben ve Aysel Abla bir oyunda oynuyorduk. Çantasından sigara getirmemi istedi. Sigara ararken çantasında bir defter gördüm. Baktım dörtlükler halinde dizeler. ‘Aysel Abla verir misin; besteleyeyim’ dedim. ‘Olmaz’ dedi. Birkaç gün sonra baktım defterden dört beş tane şiir getirmiş.” Bunlardan, Deli Balım ve Nidem Nidem ile bir plak yapıyor Güzin’le Baha. Hâlâ dillerde olan ‘Ateşböceğim’ adlı şarkının hikâyesini soruyoruz. “Altunizade’de oturuyoruz o zaman. Bu kadar ev yok. Her yer yeşillik. Eve yürüdüğümüz yol boyunca ateşböcekleri eşlik ediyor bize. Ama o kadar çoklar ki anlatamam. Aysel Abla görünce şaşırdı. Eve geldik, bir köşeye çekildi, sarı defterini aldı eline. Sonra ‘Bak bunu yazdım’ dedi. Gitarı aldım, mırıldanmaya başladım ve o akşam çıktı şarkı. 1975 yılıydı. 4. plağımızda okuduk. Sonra bir televizyon programında söyledik. Belli çevrelerde tanınıyorduk ama o şarkıyla bir gecede tüm Türkiye’de şöhret olduk.” Bir gecede şöhret olmak ona pek iyi gelmemiş ama. Çekingen yapısı nedeniyle alkole sığınmış. Bu arada tiyatroların seyircisi, beyaz camın büyüsüne kapılınca Güzin ile Baha tamamen müziğe yönelmiş…
Güzin Hanım’ın aile çevresi, birlikte çıkılan turnelerden rahatsız olunca evlenmişler çare olarak.
1977 yılında Arı Yapım’ı kuruyor ikili. Ancak hem Arı Yapım macerası hem de Güzin Hanım’la evliliği Baha Bey’in alkol sorunu nedeniyle sona eriyor. Ailesinin zoruyla hayatının en mutsuz günlerini yaşayacağı Pancar Motor’da iki yıl süren halkla ilişkiler görevine başlıyor. Sonra Metropol FM’de müzik direktörü olarak işe başlıyor ve uzunca yıllar Türkiye’nin en başarılı radyolarında yönetici olarak görev yapıyor. Bütün bunlar olurken alkol belası da 18 yıl boyunca peşini bırakmıyor. Bir alkol komasından sonra tedavi oluyor ve kendine yeni bir hayat kuruyor. Müzikle yeniden buluşması 2000’li yıllarda. Hurşit Yenigün’ün teklifiyle 70’li yılların ünlü isimleri bir araya gelip Eski Dostlar’ı kurmuşlar. Şimdi kâh Eski Dostlar olarak kâh Güzin ile Baha olarak hâlâ sahne alıyor. Aynı zamanda POPSAV’ın başkanlığını yapıyor. Şimdi son projesi ‘Baha’nın 40 Yıllık Şarkıları’ albümünün piyasaya çıkacağı günü bekliyor. Albümde Baha Boduroğlu’nun şarkılarını söylemiş ünlü sanatçılar bu şarkıları tekrar yorumluyor. “100’e yakın bestemin 57 tanesini dönemin en ünlü şarkıcıları söyledi. Aralarında Sezen Aksu, Erol Evgin ve daha pek çok isim var; bugünün sound’uyla yeniden okudular. Güzel bir CD oldu. 3 Şubat’ta doğum günümde çıkacak piyasaya.”
Burhan Paker “1946 Adana” ve Tahir Paker müzik dünyasında iz bırakan gururlarımızdan olan Adanalı iki kardeş,,, Tahir Paker söz yazarı, besteleri de var. Burhan Paker de, şarkılarının güftelerini de kendisi yazan tanınmış bir neyzen - bestekâr.
Tahir Paker”i birkaç ay önce 13 Şubat 2016´da kaybettik ne yazık ki. “Mutlu Ol Yeter”, “Yalan”, “Bir Kulum İşte”, “Yalnızım Dostlar”, “Topraklara Gömeceğim” ve “Vur Gitsin Beni” gibi İbrahim Tatlıses”in yorumuyla anımsayabileceğiz, Burhan Bayer ağırlıklı güzel bestelerin sözlerini yazmış Tahir Paker. Tahir Paker aynı zamanda Müslüm Gürses´in seslendirdiği “Güle Güle Git”, “Seneler”, “Bu İnsanlar” ve “Acılı Sevda” gibi şarkı sözlerine de imza atmış. Bunların dışında, yazdığı daha birçok şarkı sözü var rahmetli Tahir Paker”in.
Burhan Paker ise bir nefesli çalgılar uzmanı… Müzik uğruna hukuk okumayı tepen iyi bir müzisyen… Plak döneminin ve ünlülerin konserlerine kadar profesyonel geçmişi var. Ayrıca Adana Belediye Konservatuvarı´ndan Çukurova Üniversitesi´ne kadar da yıllarca çalışmalar içinde bulunan bir öğretim görevlisi. Çukurova Üniversitesi Güzel Sanatlar Bölümü´nden emekli olana kadar ise yüzlerce neyzen yetiştirmiş ve hâlen de yetiştirmeye devam ettiğini görüyoruz Burhan Paker´in. Bir de özellikle sanat tekniği yönünden ney yapımına yönelmesi dikkat çekiyor.
Son zamanlarda tasavvufun da etkisiyle, terapi müziği diye tanımladığı enstrümantel müziğe yönelen Burhan Paker”in 50 kadar bestesinden biri olarak “Sevenler Anlar” (Yürüyorum Sokaklarda) adlı Müslüm Gürses´in okuduğu çok güzel bir şarkısı da var. Müslüm Gürses için 25 kadar da beste hazırlayan Burhan Peker, Müslüm Gürses öldükten sonra bu şarkıları kimseye vermemiş. Bu konuda çok seçici yani. İbrahim Tatlıses okumak istemiş ama onun da son durumu ortada sonuçta… Her şarkıcının bu şarkıları okuyamayacağını dile getiren Burhan Paker´in bu şarkıları Mine Koşan ve Kibariye gibi ses sanatçıları tarafından okunmayı bekliyor.
Burhan Çaçan (Türk Halk Müziği Sanatçısı) 1960 yılında Ağrı'nın Eleşkirt İlçesinde Doğdu.1978 Yılında TRT Erzurum Radyosunun Açmış Olduğu Amatör Sesler Yarışmasını Birincilikle Kazandı.Daha Sonra Ankara'ya Ardından İstanbul'a Geldi.1981 Yılında İlk Albümünü Çıkardı.Sefa Geldin,Ben Yarime Neler Alayım,İpek Mendil,Memik ERKEKK Albümleri İle Müzik Dünyasında Güçlü Sesi İle Yer Edindi.Ayaz Geceler,Vurun Dalgalar,Yağ Yağmur Albümleri Milyonları Aşan Satış Rakamıyla Büyük Başarılara İmza Attı.Evli ve İki Çocuk Babasıdır.
Albümleri
Alınyazım 1999
Beni Anneme Götürün 1996
İlahiler 99
Mevlüt ve İlahiler
Namuzsuz Ayrılık 1998
Neden Geldim İstanbul'a 1995
Senden Sonra 1993
Türküleri Özledim 2000
Unutulmayanlar 1 1997
Ayaz Geceler 1988
Memik ERKEKK 1987
Sus Dinle 2004
İpek Mendil 1986
Damla Damla 1992
Ben Yarime Neler Alayım
Deh Deyin Kızlar
Kızlar Çıktı Çayıra
Dağlar Seni Delik Deşik Ederim
Gecenin Yarısı 2002
Vurun Dalgalar 1990
Yalan 2007
Yağ Yağmur 1989
Diğer...
Burhan Bilgin (Bilge) Başta, “Bir dilim beyaz peynir”, “Efkârlıyım bu gece”, “Sen yoksun diye”, “Yarab al canımı” ve “Ben geldim meyhaneci” gibi birçok dile düşen şarkı ve türküleri bestekârı olan ve eserleri Ahmet Sezgin, Şükran Ay , Müslüm Gürses, İbrahim Tatlıses ve Yıldız Tilbe gibi birçok sanatçılar tarafından tarafından seslendirilen ünlü bestekâr Burhan Bilgin, MSG (Musıki eseri Sahipleri Grubu Meslek Birliği) Çukurova Bölge Temsilcisi oldu.
Burhan Bayar 1970'lerin ortalarında atıldığı Unkapanı camiasında, 1990'ların başlarına kadar müzikte birçok büyük esere, yapımlara ve yeniliğe mührünü bastı.
İbrahim Tatlıses'in İbrahim Tatlıses olmasında ve zamanın Küçük Emrah'ının da Küçük Emrah olmasında en büyük pay sahibi olmakla beraber, Müslüm Gürses'in de şöhretine şöhret eklemesinde de büyük roldür Burhan Bayar.
100'lerce şarkıya, 10'larca albüm ve film müziklerine imzasını attı.
1979 yılında İbrahim Tatlıses ile tanışması, hem kendi hayatını ve hem de İbrahim Tatlıses'in hayatını büyük ölçüde değiştirdi.
İlk yönetmenlik deneyimlerinden biri olan Gülmemiz Gerek LP si (1979) ile arabesk dünyasına hem kendi ismini hem de İbrahim Tatlıses ismini tanıştırdı. THM tarzında eserler okuyan Tatlıses, Burhan Bayar ile birlikte, albümlerinin bir kısmına yepyeni arabesk müzikler okurken, bir yandan da albümünün diğer kısmına THM okumaya devam etti.
Bu da Geçer şarkısı ve ardından gelen Mutlu Ol Yeter / Bir Kulunu Çok Sevdim (1980) 45'lik plağı, bu iki insanın kariyerlerinin artık zirvede olduğunun göstergesiydi.
Takip eden yıllarda Hepsi Geçer, Yalan, Oturur Derdini Anlatır Durur, Dost Nasihatı, Gözlerim Yaşlı, Sevda Ne Yana Düşer Usta, Benim Hayatım, Sevdalandım, Ayşem, Yalnızım, Mavi Mavi, Sevmek, Gülüm Benim, Yıkılmışım Ben, Dertli Dertli gibi birbirinden hit şarkılara imzasını attı.
1981 İzmir Fuarı'nda İbrahim Tatlıses ile esrar kullanırken basıldı ama 'Ben kullandım, o değil' demesi uzerine İbrahim Tatlıses serbest bırakıldı.
Bu yıllar (1980'lerin başı) ve bugün de hala en yakın sanatçı dostu olan Müslüm Gürses ile tanışma yıllarıdır aynı zamanda.
Anlatamadım, Çekemez Oldum, Ecele Sitem, Hasret Rüzgarları, Küskünüm, Seni Yazdım Kalbime, Topraklar Gömeceğim, Seni Kalbime Gömdüm gibi büyük eserleri de Müslüm Gürses seslendirdi.
1985'te Küçük Emrah'a yönettiği Yaralı albümü ise Emrah'ın kariyerinde yepyeni bir çığır açtı.
Yine bu yıllarda Gökhan Güney'de en güzel besteleri Burhan Bayar'dan aldı.
Özellikle 1980'lerde, kardeşi Uğur Bayar ile birlikte, Arabesk rüzgarının en etkin müzisyenlerinden oldu.
1984 yılında Bayar Müzik Üretimi kurdu, sloganı ise bir hayli iddialıydı.
"Müzik bizim işimiz"...
2000'lere gelindiğinde ise Müslüm Gürses ile beraber POP'un da arabeskini yaptı ve Müslüm Gürses'in seslendirdiği bu şarkılar çok beğenildi.
Bayram Şenpınar 25.02.1953 Tarihinde Bursa'da muzisyen bir ailenin çocuğu olarak dunyaya gelen Bayram Şenpınar kuçuk yaşta ud çalma merakıyla yöneldiği müzik yaşamında başarıyı kısa zamanda yakalayarak ardından nota bilgisinide dagarcığına eklemiştir.Ud'un yanısıra daha bir çok müzik aletininde hocalığını yapmakta olan Bayram Şenpınar müzik yaşamı boyunca 300 üzerinde besteyle 15 üzerinde plak ve albümede imzasını atmıştır.Değerli sanatçı Turkiye'de adını zirvelere yazdırmış birçok sanatçının okuduğu ve hafızalara kazınmış birçok eserinde sahibidir.Bayram Şenpınar'ın eserlerini seslendiren bazı sanatçılar;
Murat Şenpınar,İbrahim Tatlıses,Zeki Müren,Bülent Ersoy,Müslüm Gürses,Sibel Can,Emrah,Kibariye,Ferdi Tayfur,Ceylan,Adnan Şenses,Seda Sayan,Cengiz Kurtoğlu,Muazzes Ersoy,Nejat Alp,Gökhan Güney,Mine Koşan,Vahdet Vural
Ayrıca Bayram Şenpınar listenin başında adı geçen binlerce hayranı ve birçok bestesi bulunan Murat Şenpınar'ında babasıdır.